Sünnet işlemi penis başını örten uç kısmındaki derinin cerrahi olarak çıkarılması işlemine denilir. Bilinen en eski cerrahi işlemlerden olup günümüzde geleneksel ve tıbbi nedenlerden dolayı oldukça sık uygulanan bir işlemdir.
Ülkemizde ve dünyada genellikle dini ve geleneksel nedenlerle uygulanır. Tıbbi açıdan her erkek çocuğun sünnet olması gereksizdir. Fimozis, parafimozis, idrar yolu enfeksiyonu, doğuştan böbrek ve idrar yollarında bir anomali olması durumlarında sünnet önerilmektedir. Hipospadias, kanama bozukluğu olması ve aktif enfeksiyon varlığında sünnet yapılmamalıdır.
Sünnet sonrası penisin hijyeni daha iyi olur. İdrar yolu enfeksiyonu sünnetsiz erkeklerde daha sıktır. Cinsel yolla bulaşan hastalıklar sünnetsiz erkeklerde daha sık görülür. Penis kanseri nadir görülen bir kanser türü olmakla birlikte sünnetsiz erkeklerde daha sıktır.
Sünnet cerrahi bir işlem olmasından ötürü temiz ortam ve ekipmanlarla yapılmalıdır. 1 yaşından önce veya 6 yaşından sonra yapılması daha uygundur. Lokal veya genel anestezi altında yapılabilir. 1-6 yaş arasında tıbbi nedenler ile yapılacaksa çocuğun psikolojik travma yaşamaması için genel anestezi altında yapılması daha uygun olacaktır. Klasik cerrahi yöntemle sünnet derisi uzaklaştırıldıktan sonra bipolar koter ile kanama kontrolü sağlanıp eriyebilen dikişler atılır. Pansuman sonrası işlem sonlanmış oluyor. Halk arasında 'lazerle sünnet' diye bilinen elektrik enerjisiyle ısıtılmış tel kullanılarak sünnet yapılabilir. Isının yakıcı etkisinden dolayı kanama kontrolü sağlanır. Klemp yönteminde dikişsiz ve kanamasız sünnet yapılabilir. Klemp birkaç gün içinde çıkartılır. Bütün sünnet işlemlerinden sonra 1-2 hafta sürebilen peniste şişlik ve kızarıklık olabiliyor. Kanama ve enfeksiyon olabilecek komplikasyonlar arasında sayılabilir.